: Health,Psychology,Sağlık Blog-: Uyuşturucu
11.09.2008

Uyuşturucu

0 yorum

Hepimiz günlük yaşantımız içerisinde şu veya bu şekilde uyuşturucu kelimesini
duymuşuzdur. Uyuşturucu genel anlamlı bir kelimedir.İçinde bağımlılığa yol açan bir
birçok maddeyi barındırmaktadır.Bunlar arasında sigara,alkol,afyon,morfin,eroin,an-
fetamin,kokain,crack,ritalin,extacy,marihuana,barbitüratlar, tranilizanlar, LSD ( ly- segic acid dithylamid),inhalants(uçucular{tiner,bali},PCP(phancyclidine) sayılabilir.

Bağımlılık,gerçeklerle başa çıkamayan kimselerin çoğunlukla farkına varmadan
kullandığı bir bilinçdışı savunma mekanizmasıdır. Bu, gerçeklerle başa çıkma yerine,
gerçeklerden kaçışı sağlayan bir savunma aracıdır.

* Her çeşit ilaç ve madde alışkanlığı,anne babaların çocukla olan ilişkileri ile ya-
kından ilişkilidir.

- Anne baba desteğinin az olması
- Anne babanın madde kullanımı
- Anne ve babanın gencin alkol kullanımına izin verici,fazla toleranslı bir tutum i-
çinde olması
- Anne ve babanın çocuk ile ilişkisinin kalitesi yani,çocuklarına ayırdıkları vaktin
uzunluğundan çok bu vakti nasıl değerlendirdikleri önemlidir.
- Tutarsız disiplin ( anne ve babadan birinin yasakladığına diğerinin izin vermesi
ya da farklı zamanlarda ebeveynin farklı tutumlar sergilemesi
- Anne ve babanın çocuğun aktivitelerine ilgisizliği
- Başarının ödüllendirilmeyişi,suçluluk duygusu uyandırmanın eğitim metodu ola-
rak kullanılması
- Anne babanın boşanmış olması
- Aile içindeki şiddetli geçimsizlik
- Çocuğun anne veya baba tarafından şiddete maruz kalması
- Anne ya da babanın çocuğa cinsel tacizde bulunması çocukların uyuşturucu ba-
ğımlısı olmasının başlıca nedenleridir.

Gençlerin,her türlü madde alışkanlığı,anne babalarının alkol,tütün,sedatif,uyuş-
turucu ve uyarıcı alma sıklığı ile doğrudan ilgilidir.Hatta ana babalar genellikle çok
kullanmamış olsalar bile,eğer gencin algılamasına göre çok sık kullanıyorlarsa,bu da
genç üzerinde etkilidir.Yani ebeveyninin bu tür madde kullandığı gençler uyuşturu-
cu madde bağımlısı olma konusunda yüksek risk altındadırlar.

Çok aşırı ve yüksek dozda maddelere bağımlı olan gençlerin yetişmesinde genel-
likle olumsuz bir yaklaşım vardır.Öncelikle anne babaları ya çok gevşek disiplinlidir

ya da çocuğa hiç sevgi göstermeyen ilgisiz ebeveynlerdir . Çocuk sevgisiz bir aile
ortamında büyümüştür.

Kendileri ilaç kullananlar oluşturdukları örnek ve disiplin yoksunluğu nedeniyle,
ya ihmalkar ana babalar kendi çocukları üzerinde bir destek oluşturamadıkları i-
çin,ilaç alışkanlığı dahil olmak üzere, çocuklarında çeşitli sorunların meydana gel-
mesine yol açarlar.

İstanbul Üniversitesi’ne giden gençlerden 14 bin kişi üzerinde yapılan araştır-
malarda aile ile ilgili olarak bulunan özellikler,batılı ülkelerde yapılan diğer araş-
tırma sonuçlarına çok benzemektedir.Bu araştırmaya göre uyuşturucu ve alkol a-
lışkanlığı olan çocukların aileleri genellikle ihmal eden,yeterli kontrol,destek,sev-
gi sağlamayan,aksine gevşek disiplinli ana babalardır.Bu ailelerde çoğunlukla baş-
ka sorunlar da vardır.Yapılan çalışmalarda özellikle anne ve babasının disiplin ko-
nusunda kararsız ve çelişkide kalan, anneden ve babadan yeterli sevgi alamayan
gençlerde,madde kullanmanın çok daha belirgin olduğu görülmektedir.

Eğitim sırasında bir işte çalışan,aile sorunları olan öğrenciler esrar, alkol ve
sedatif ilaçları daha yüksek oranlarda denemişlerdir. Anne babası ayrı yaşayan-
larda sedatif ve esrar daha fazla oranda bulunmaktadır.

4. sınıf öğrencilerinin esrar kullanımının bağlı olduğu istatistiksel olarak an-
lamlı değişkenler öğrenim sırasında kiralık oda veya evde yaşama ve çocuklukta-
ki bazı anne baba tutumlarıdır.

Çocuk Esirgeme Kurumu tarafından yapılan bir araştırmaya göre çocukla-
rı sokaklarda tiner,hap ve uyuşturucu tehdidi altında yaşamaya iten en bü-
yük nedenin aile içindeki sorunlar olduğu ortaya çıkmıştır.
Ailesi geçim sıkıntısı çektiği için, küçük yaşta çalışmak zorunda kalan, eğitim olanaklarından tam olarak yararlanamayan, sokaklarla küçük yaşta tanışan çocuk- ların sorunlarının başında aile içi uyumsuzluk geliyor.
Genelde göç eden ve geçim sıkıntısı içindeki çok çocuk sahibi ailelerinin risk grubundaki çocukları üzerine çalışmalar yürüten Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esir-geme Kurumu, 12-24 yaş grubu arasındaki gençlerle yaptığı çalışmalar sonucunda bu çocukların temel sorunlarını belirledi.
Ankara'da Fatma Üçer Gençlik Danışma Merkezi adındaki merkezde çalışma- larını sürdüren SHÇEK uzmanları tarafından hazırlanan raporda, "gençlerin sorun- larının yoğun biçimde ailelerinden kaynaklandığı tespit edilmiştir" deniliyor.
Kimlik karmaşası

Risk grubundaki gençlerin sorunlarını tespit eden uzmanlar, gençlerin en baş- ta gelen şikayetlerinin "aile içi uyumsuzluk" olduğunu belirtiyorlar. En çok bu şika- yet nedeniyle gençler ailelerinden uzaklaşıyor. Sokaklarda çalışan yüz binlerce ço-cuktan, büyük bölümünün ailelerinin yanında yaşamaya devam ettiğine dikkat çeken uzmanlar, raporda gençlerin merkeze başvuru nedenleri arasında kimlik karmaşası, madde bağımlılığı, karşı cinsle sorun, özgüven eksikliği, öğrenme güçlüğü, intihar girişimi, cinsel taciz, paranoid düşünce, içe dönüklük gibi nedenlerin de olduğunu bildiriyorlar.

İstanbul ve Ankara’daki uyuşturucu tedavi merkezlerinde yapılan bir diğer araştırmada ise birçok ailenin bağımlı çocuklarına uyuşturucu taşıdıkları ortaya
çıkmıştır.

Başbakanlık Aile Araştırma Kurumu Başkanlığı tarafından Bakırköy Akıl Hastanesi Vakfı'na yaptırılan "Uyuşturucu Madde Kullanımının Aile Üstüne Etkisi" konulu araştırmada uyuşturucu bağımlılarının yüzde 62.2'sinin maddeyi evinde kul- landığı ortaya çıktı. Uyuşturucu bağımlısına madde ise çocuğunun başının belaya girmemesini isteyen aileler tarafından temin ediliyor.

Ankara ve İstanbul'da alkol ve uyuşturucu tedavi merkezlerindeki uzman doktorların verdiği bilgilere göre çocuklarının uyuşturucu almasına göz yuman ailelerin sayısının az olmadığı belirtilmiştir.
Kimi ailelerin ilgisizlikten, kimilerinin ise kendi deyimleriyle "çocuklarını faz- la düşündükleri" için uyuşturucu kullanmalarına izin verdiği belirtilen haberde, ço-cuklarına uyuşturucu bulan ailelerle de görüşüldü.Kimliklerini belirtmekten kaçınan ailelerin anlattıklarına göre
İstanbul'da yaşayan ilkokul mezunu A.Ö adındaki anne, oğlunun başı belaya girmesin diye ona uyuşturucu buluyor. 50 yaşındaki A.Ö, 15 yıldır uyuşturucu ba-ğımlısı olup yalnızca iki kez tedavi girişiminde bulunan, gasp, hırsızlık, uyuşturucu madde bulundurma suçlarından cezaevine girip çıkan 32 yaşındaki oğlu U. Ö' nün çoğu zaman kendisini zorladığını söylüyor. "Öldürecekler beni ne olur sen git" di- yen oğluna madde bulan anne, "Bilmiyorum doğru mu söylüyor. Ana yüreği dayan- mıyor.Söylediği yerlere gidiyorum. Kaç kez içimden yüzlerine tükürmek geldi. A- ma korktum" diyor.
Vedat Bey ise 31 yaşındaki oğluna bir yıldır uyuşturucu taşıyor. Oğlu 19 ya- şındayken, uyuşturucu bağımlısı olduğunu fark etmiş. Vedat Bey , "Engellemeye çalıştım, olmadı. 14 kez hastaneye yattı. Oğlum hayattaki tek varlığım. Her ay yüz milyonluk alıyorum. Ne hissedebilirim. Acı. Benim bundan zevk aldığımı mı sanıyor- sunuz. Çok zor ama ne yapayım?" demektedir.
01.Kasım.1999 tarihinde bir gazetede yayınlanan haberde;
İskoçya’da yedi yaşındaki bir oğlan çocuğu öğretmenine bir miktar eroin tes-lim ederek, “Ne olur bunu alın,çünkü annemi öldürüyor” dedi.Olay,çocukların imdat çığlığı olarak görülüyor.
Britanya, yaygın uyuşturucu kullanımının meydana getirdiği trajedilerin ilko- kullara yansımasıyla sarsılıyor. İskoçya'nın Glasgow kentindeki bir ilkokulda okuyan 11 yaşındaki bir öğrencinin çantasında eroin bulunmasının ardından, Stirling ilkoku-lunda 7 yaşındaki bir öğrencinin öğretmenine bir miktar eroin teslim ederek, "Ne o-lur bunu alın, çünkü annemi öldürüyor" dediği öğrenildi.
Okulu yöneten Stirling Konseyi'nin Sözcüsü Don Monteith, bu olayın okulda bir uyuşturucu sorunu olduğu anlamına gelmediğini söyleyerek, "Biz bunun çocuktan yükselen bir yardım çığlığı olduğuna inanıyoruz. Uyuşturucuyu öğretmenine teslim etmesini son derece doğru bir davranış olarak görüyoruz" dedi. Borestone ilkoku- lunda okuyan öğrencilerin bir bölümü, ciddi boyutlarda eroin sorununun yaşandığı St. Ninians bölgesinden geliyor.
Britanya'nın i bulan ailelerin artık okulların da güvenli olmadığını anlayarak dehşete düştüklerini kaydetti. saygın gazetelerinden Independent'ın bir muhabiri, Stirling'e giderek yedi yaşındaki çocuğun üvey babası Ian Boswell ile konuştu.Uzun zamandır uyuşturucu kullandığını ve bu yüzdende sık sık hapse girip çıktığını sakla- mayan Boswell, oğlanın annesiyle kendisinin uyuşturucu kullandığını bildiğini, ancak oğlunun eroini evde değil yakın çevreden bulduğunu söyledi. Elektrikleri kesik eve kapıyı kırarak giren ve sarma sigara içen kederli üvey baba, oğlunun davranışını, "O daha ufacık bir çocuk. Onunkisi yardım isteyen bir çığlık. Hepsi bu" diye yorumladı. Glasgow ve Stirling'de yaşayan ailelerin, özellikle de genç annelerin şokta olduğunu belirten Independent muhabiri, çocukları için sadece sokakları tehlikeli bulan aile-lerin artık okulların da güvenli olmadığını anlayarak dehşete düştüklerini belirmiş-tir.
Britanyalı eğitimcilerin yaşanan olaylara soğukkanlı yaklaşma çabalarına karşın Farnham'da dört ile sekiz yaş arası çocukların gittiği bir okulda bir oğlanın yanında büyük miktarda esrar bulunması, aileleri yeniden sarstı. Britanya Uyuştu-rucuyla Mücadele Kurumu'nun yöneticilerinden Keith Hellawell, BBC'ye çıkarak,u- yuşturucu kullanan anne babaların çocuklarını tehlikeye attıklarını anlamaları ge- rektiği uyarısını yaptı.
Bir çoğumuzun duymuş olduğu bir yaşamdan bahsetmek istiyorum:
TANIDIK BİR BATAK ÖYKÜSÜ
Eylül kaybettiği mutluluğu uyuşturucu da aradı.Şimdi hapiste hayat ise onu bekliyor.
Adı: Eylül. Soyadı: PadashHooshyar...Türk anne Seba ile İran uyruklu Mu-hammed PadashHooshyar’ın kızları. 1972 yılında mutlu bir ailenin kızı olarak dün-yaya geldi.Türkiye’nin en iyi okullarından Ankara TED Koleji’nde okudu.
Eylül için her şey yolundaydı. Ta ki anne babası ayrılana kadar.Aile içindeki gerilim ister istemez genç kızın iç dünyasına da yansıyordu.Bir gün babası,bavulunu topladı ve Amerika’ya gitti.Orada da evlendi.Eylül’le aralarındaki tek ilişki,ona gön- derdiği dolarla sınırlı kaldı.Annesi ise kendini “sosyal yaşantıya” verdi.Zamanının ço-ğunu Almanya’da arkadaşlarıyla geçiriyordu.
Aile artık dağılmıştı.Eylül liseyi bitirir bitirmez İstanbul’a geldi.Çocukluğun- dan bu yana ideali olan şeyi yapacak ,modacı olacaktı. Yetenekliydi, çizimlerini kime gösterdiyse “çizimlerin çok güzel” denilmişti.
Eylül yeni geldiği İstanbul’da yeni arkadaşlar edindi.Arkadaşları iyiydi de,bir süre sonra Eylül çoğunun uyuşturucu kullandığını fark etti.Zaten çalkantılı bir yaşan- tısı vardı.O da kendi deyimiyle “ Karanlığın İçindeki Mutluluk Işığını ” extacy hapla-rında ve esrarda buldu.Bağımlılığı 2 yıl sürdü.Kozyatağı’ndaki evinde 50 extacy hapı ile yakalandığında da son buldu.
Eylül şimdi 26 yaşında. Bakırköy Kadın ve Çocuk Tutukevi’nde geleceği göz- lüyor.Ve ağzından herkese ibret olacak sözler dökülüyor: “Güzel başlayan ama kötü biten bir çocukluk geçirdim.İstanbul’a geldim.Çevremdeki herkes uyuşturucu kulla- nıyordu.Benim de ağzıma bir parmak bal çaldılar.O bal daha sonra acı bir tat bırak- tı ağzımda.Ama silmek için geç kalmıştım.Artık kararlıyım.Kendimi tedavi edip bu il- letten kurtulacağım” diyen Eylül adlı genç kızın başına gelenler bugünün anne baba- ları için,geleceğin anne babaları için her şey çok geç olmadan alınacak acı ama bir o kadar da öğretici bir derstir.
Sözlerimi Abraham Lincoln’un oğlunun hocasına yazdığı bir mektup ile bitir- mek istiyorum.


Öğrenmesi gerekli!
"Öğrenmesi gerekli, biliyorum; tüm insanların dürüst ve adil olmadığını.
Zaman alacak biliyorum, fakat eğer öğretebilirsen ona, ka- zanılan bir doların bulunan beş dolardan daha değerli olduğunu öğ-ret. Kaybetmeyi öğrenmesini öğret ona ve hemen de kazanmaktan neşe duymayı.
Kıskançlıktan uzaklara yönelt onu. Eğer yapabilirsen, ses- siz kahkahaların gizemini öğret ona, bırak erken öğrensin zorbala-rın görünüşte galip olduklarını..
Eğer yapabilirsen, ona kitapların mucizelerini öğret. Fakat ona sessiz zamanlar da tanı, gökyüzündeki kuşların, güneşin yüzü önündeki arıların ve yemyeşil yamaçtaki çiçeklerin ebedi gizemini düşünebileceği ... Okulda hata yapmanın hile yapmaktan çok daha onurlu olduğunu öğret ona.
Kendi fikirlerine inanmasını öğret, herkes ona yanlış oldu- ğunu söylediğinde dahi...
Nazik insanlara karşı nazik, sert olanlara karşı da sert ol- masını öğret ona. Herkes birilerine takılmış bir yöne giderken,kit- leleri izlemeyecek gücü vermeye çalış oğluma . Tüm insanları din- lemesini öğret ona fakat tüm dinlediklerini gerçeğin eleğinden ge- çirmesini ve sadece iyi olanları almasını da...
Eğer yapabilirsen üzüldüğünde bile nasıl gülümseyeceğini öğ- ret ona. Gözyaşlarında hiçbir utanç olmadığını öğret. Herkesin sade-ce kendi iyiliği için çalıştığına inananlara dudak bükmesini öğret ona ve aşırı ilgiye dikkat etmesini...
Ona kuvvetini ve beynini en yüksek fiyatı verene satmasını, fakat hiçbir zaman kalbi ve ruhuna fiyat etiketini koymamasını öğ- ret. Uluyan bir insan kalabalığına kulakları tıkamasını öğret ona ve eğer kendisinin haklı olduğuna inanıyorsa dimdik dikilip savaşmasını öğret. Ona nazik davran, fakat onu kucaklama, çünkü ancak ateş çe- liği saflaştırır. Bırak sabırsız olacak kadar cesarete sahip olsun,bı- rak cesur olacak kadar sabrı olsun. Ona her zaman kendisine karşı derin bir inanç taşımasını öğret. Böylece insanlığa karşı da derin bir inanç taşıyacaktır..."

0 yorum:

 

Zirve100 Toplist
Türkiyenin Tikky Sitesi Türkiyenin Tikky Sitesi