: Health,Psychology,Sağlık Blog-: Üniversite Sınavına Nasıl Hazırlanmalı?
1.05.2009

Üniversite Sınavına Nasıl Hazırlanmalı?

0 yorum

FİZİK
ÖSS fizik sorularını, zorluk düzeyi bakımından üç gruba ayırabiliriz. Soruların % 25'i herkesin yapabileceği türden sorulardır. % 50'si normal zorlukta, % 25'i çeldiricileri biraz daha kuvvetli olan sorulardır. Buna göre normal bir öğrenci soruların % 75'ini rahatlıkla yapabilir.
Hazırlanan öğrenciler hiç endişe etmesinler. Temel kavramları öğrendikten sonra birçok soruyu rahatlıkla çözebilecek ve fizik sorusu yapmayanlara göre avantajlı duruma geçeceklerdir.
Fizik dersini nasıl çalışırsak daha başarılı oluruz?
Fizik dersine çalışırken dikkat edilmesi gereken noktalar şunlardır:
- ÖSS’de fizik soruları fizik konularının bir kısmını içermektedir. Bu nedenle ders çalışmak için seçilen kaynaklar sınav sistemine uygun olmalıdır.
- Okulda ya da dershanede öğretmeninizin anlattığı temel kavramları ve çözdüğü örnekleri çok iyi not alarak anlamaya çalışın. Eve geldiğinizde konuları tekrar edip iyice pekiştirdikten sonra soru çözümüne başlamalısınız.
- Soru çözümüne kolaydan zora doğru ve özellikle çözümü yapılmış sorulardan başlamanız daha yararlı olacaktır. Böylece çözemediğiniz soruların çözümünü inceleme imkânınız olur.
- Daha sonra konu ile ilgili test soruları çözerek doğru ve yanlış oranlarını çıkarınız. Yanlış yaptığınız soruları yeniden ele alıp irdeleyiniz.
- ÖSS fizik soruları yorum ağırlıklı olduğundan dikkat ön plana çıkmaktadır. Bu nedenle, dikkatsizlikten yanlış yapma oranı oldukça fazladır. Burada dikkat edilecek şey, sorunun açıklama ve esas vurgulanan kısmının çok iyi okunmasıdır.
- Altı çizili kelimelere dikkat edilmelidir. Özellikle olumsuz sorularda, kesinlik ifade eden, “en az”,”en çok” gibi sorunun çözümünde anahtar görevini üstlenen kelimelerin altı çizilidir. Bu kelimelerin anlamlarına dikkat edilerek sorunun cevabı düşünülmelidir.
- Bazen, bir olay verilip ve o olayın açıklanmasında hangi ilkelerden yararlanılır diye sorulan sorularda, verilenlerin hepsi tek başına doğru olabilir. Siz, olayla ilgili olan ya da olayı açıklayan ilkeleri tespit etmelisiniz.
- Formül ezberlemektense formülü sık sık kullanarak kalıcılığını sağlayınız.
- Şekil çizimine önem verin ve gerekli gösterimleri şekil üzerinde yapın. Bu size zaman kazandıracaktır.
- Öncüllü sorularda kesin doğru veya yanlış olan şıklar elenerek doğru cevaba daha kısa sürede ulaşabilirsiniz.
FİZİK-1 TESTİ KONULARI
- VEKTÖRLER
- KESİŞEN KUVVETLER
- MOMENT VE PARALEL KUVVETLER
- AĞIRLIK MERKEZİ
- BASİT MAKİNALAR
- AYDINLANMA VE GÖLGE
- DÜZLEM AYNA
- KÜRESEL AYNALAR
- KIRILMA
- MERCEKLER
-ÖZKÜTLE
- SIVILARIN KALDIRMA KUVVETİ
- BASINÇ
- ISI VE SICAKLIK
- GENLEŞME
- DOĞRU AKIM KAYNAKLARI
FİZİK-2 TESTİ KONULARI
- DOĞRUSAL HAREKET
-DİNAMİK
-DAİRESEL VE HARMONİK HAREKET
-MOMENTUM
-KONDANSATÖR
-MAGNETİK ALAN,MAGNETİK KUVVET
KÜTLE SPEKTROMETRESİ
- MAGNETİK İNDÜKSİYON
- ALTERNATİF AKIM VE TRANSFORMATÖR
- DALGALAR
- FOTOELEKTRİK, COMTON OLAYI VE ROLETİVİSTİK KÜTLE
- ENERJİ DÜZEYLERİ
ÜNİVERSİTEYİ KAZANMAK İSTİYORSANIZ

Öğrencilerimizin sınavı kazanamama nedenlerinden biri “düzenli bir çalışma alışkanlığının” olmamasıdır.
Düzenli çalışma alışkanlığı olmayan öğrenci;
Çalışma yerini rastgele seçer, sürekli bir mekan edinmez,
Çalışma zamanını düzensiz kullanır,
Çalışırken düşünce ve hayallere dalar gider,
Yatarak çalışır,
Televizyon seyrederek yada müzik dinleyerek çalışır,
Yavaş okur,
Dersi ezberler, önemli konuları ayırtetmesini bilmez,
Derste anlamadığını sormaz,
Ders tekrarlarını yapmaz, nasıl olsa bir kere çalışmış ve anlamıştır,
Uykusu geldiği halde anlamasada çalışmaya devam eder. Önemli olan anlamak değil kaç saat çalıştığıdır.
ÇALIŞMA ODASI AYARLAYIN
· Aynı yerde yapılan çalışma, kişiyi ortama alıştırır ve dikkatin dağılmasını önler. Eğer bir çalışma odanız yoksa, evin bir odasının uygun bir köşesini çalışma köşesi olarak ayarlayabilirsiniz.
· Oda ısısı normal olmalı (fazla sıcak veya soğuk olmamalı)
· Televizyon ve aşırı müzikten, afiş ve posterlerden uzak olmalıdır.
· Çalışma odası dikkatin dağılmaması açısından düzenli olmalıdır.
· Masada çalışınız, yatarak çalışmayınız. Yatarak çalışmak ciddiyetten uzak bir çalışma olur, aynı zamanda uyku getirir.
· Çalışırken mümkün olduğunca derse konsantre olunuz. Hayallerinizden ve birtakım sorunlarınızdan sıyrılın. (üniversite, kazandığınız hayalini kurabilirsiniz)
· Çalışma masanızın karşısına duvara, istediğiniz üniversite veya bölümü kocaman bir kağıda yazıp asınız. Bu sayede her gün onu görecek ve amacanızın ne olduğunu unutmamış olacaksınız.
ZAMANINIZI AYARLAYIN
Arkadaşlar, yaptığımız çalışma programı sizlere rehberlik edecektir. Bunun yanında, bireysel farklılıklar, ev ve aile durumu,okul ve dershane saatleri gözönüne alındığında sizin en çok verim aldığınız saatleri kendinize göre belirlemeniz de gerekir. Bunuda verdiğimiz çalışma programını inceleyerek kendinize göre ancak siz düzenleyebilirsiniz.
Buna göre;
· Gündüz yapacağınız çalışmalar 8-12 ve 16-18 arası yapılırsa daha iyi olur. Sabahları ve gece yatmadan önce kısa tekrarlar yapın. Bu tekrarlar hatırda tutma olasılığını artırır.
· Programdaki derslerin saatleri en rahat çalışabileceğiniz saatler olmalı.
· Bir saatlik çalışmadan sonra on dakikalık ara vermeli.
· Birbirine yakın dersleri art arda çalışmamalı. Günde 3 Farklı dersten fazla ders çalışmayın.
Aralıklı tekrarlara yer verin.
TEKRAR NASIL YAPILMALIDIR
· 45 dakika ders, 5 dakika tekrar, 10 dakika dinlenme
· Her gün akşam yatmadan önce 10 dakika tekrar
· 1 hafta sonra 20 dakika tekrar
· 1 ay sonra 30 dakika tekrar
· (Aynı Konu)
Günlük Tekrar Nasıl Yapılır
· Gün boyunca dershanede gördüğünüz veya çalışma saatlerinde çalıştığınız konuların tekrarı şeklinde olur.
· Yatmadan Önce Tekrar Nasıl Yapılır?
· Arkadaşlar uyku unutmayı azaltır. Bu nedenle uyumadan 15 dakika önce yapılan tekrarlar çok önemlidir. Bu tekrar, ayrıntıya girmeden, konu başlıklarını, formülleri, önemli özellik ve yorumları, test kitaplarındaki koyu harflerle yazılı bölümleri gözden geçirmek suretiyle olur. Bu sayede akılda kalıcılık sağlanmış olur.
Haftalık Tekrarlar Nasıl Yapılır
· Dershanede gördüğünüz konulara paralel bir çalışma uygulayın. Dersleri kesinlikle hocanızdan geride takip etmeyin. Hatta geçmeye çalışın. Bunun içinde haftalık tekrarlara ihtiyacınız olacaktır. Hafta sonlarında bütün bir hafta görmüş olduğunuz konuları derslere göre sıraya koyarak tekrarlayınız. Eğer unutulmuş yada hiç anlaşılmamış konular varsa derhal o konuya çalışın ki hocanız diğer hafta başka bir konuya geçince zorluk çekmeyesiniz.
Aylık Tekrarlar Nasıl Yapılır ?
· Aydan aya yapılan tekrarlardır. Bu tekrarlar sayesinde geçmiş konuları unutmamış olursunuz. Bu tekrarı genelde göz gezdirme ve soru çözme şeklinde yapabilirsiniz.
DERSİ EZBERLEMEKTEN ZİYADE ÖĞRENMEYE ÇALIŞIN
· Ezberlemek öğrenmek değildir. Ezberlenen bilgiler kısa sürede unutulur.
· Matematik ve Fen Bilimlerinde temel prensipleri öğrenerek bol bol problem çözün. Bu öğrenmeyi pekiştirir.
· Daha çok sözel bölüm için gerekli olan okuyarak öğrenmede; Tara, sor, oku, anlat, tekrarla yöntemini uygulayın.
· TARA: Konu hakkında bir ön fikir edinebilmek için,ana ve alt başlıklara, varsa şekillere ve koyu renkli yazılmış cümlelere göz atın.
· SOR: Ana ve alt başlıkların konuları üzerinde zihnen bazı sorular sorulur. “Bu başlık altında ne anlatılmaktadır? Ne demektedir? Konunun hangi yönü kapsamaktadır? Gibi sorular oluşturulur.
· OKU: Konunun başına dönülerek ilk ünite okunur. Bu okuma sırasında daha önceki bölümde sorulan soruların cevabı bulunmaya çalışılır. Cevapları buldukça yazın. Ana fikirleri bulmaya çalışın. Genellikle paragrafın ilk cümlesinde ve varsa bölüm özetlerinde ana fikre yer verilir. “Çoğunlukla, sonuç olarak, kısaca , her zaman” gibi sözcüklerden sonra daima önemli fikirler bulunur.
· ZİHNEN ANLATMA : Ünitenin okunması bitince parça zihnen anlatılır. Önemli kavram, terim ve fikirler zihnen tekrarlanır.
· TEKRAR: Okunacak bütün bölüm bitince, bütün ünitelerin ana fikirleri, temel kavramlar, terimler ve ünitelerin birbirlerine bağlanışları, dikkate alınarak bölüm tekrarlanır. Hatırlanmayan ve gereken kısımlar yeniden okunur.
NOT TUTUN:
· Tanımları, benzerlikleri, farklılıkları, örnekleri, öğretmenin önemli dediği yerleri not edin.
· Ders çalışırken telefon görüşmesi yapmaktan kaçının. Hayır demesini öğrenin. Bunu söylerken arkadaşınıza “Sana değil, isteğine hayır diyorum” mesajını hissettirin.
DENEME SINAVLARI
· Deneme sınavlarını ciddiye alın.
· 3 saat bir işle meşgul olmaya kendinizi alıştırın. Ama bu iş futbol oynamak, televizyon seyretmek, gezmek, müzik dinlemek değil DERS ÇALIŞMAK olsun. Deneme sınavlarında 3 saat sıkılmadan oturup, soru çözmeye alışın.
· Yapılan deneme sınavı sonuçlarına göre, eksiklerinizi tamamlamaya çalışın.
YAPTIĞI PROGRAMA UYMAK İSTEYEN ÖĞRENCİ;
· Kesin bir amaç belirlemiş olmalıdır. (Üniversiteyi istiyor musunuz, yoksa dershaneye öylesine mi geliyorsunuz)
· Çalışmayı alışkanlık haline getirmelidir.
· Sorunlarından mümkün olduğu kadar sıyrılmaya çalışmalıdır.
· Televizyon alışkanlığı varsa bundan kurtulmaya çalışmalıdır.
· Unutmayın ki, en kötü plan bile plansızlıktan iyidir.
NASIL TEST ÇÖZMELİ?
· Çalışılan konunun pekişmesi için hemen ardından test çözmek gerekir. Pekişen konunun unutulmaması için de bol bol test çözmelidir.
· Kendinize göre bir test çözme tekniği geliştiriniz.
· Hızlı okuyun, anlayarak okuyun ve soruyu en kısa zamanda çözmeye çalışın.
· Test çözerken, bilinçli çözün, çözdüğünüz soru sayısını çoğaltmak için değil, aynı zamanda konuyu anlamak için de çözün.
· Çözdüğünüz her testi kontrol edin. Yapamadığınız soruların doğru cevabına baktıktan sonra, o soruya tekrar dönüp, bütün şıkları gözden geçirin. Yanlışı nerede yaptığınızı, cevabın niye o şık olduğunu anlamaya çalışın. Unutmayın ki, yaptığınız yanlışlar siz doğruyu öğretir. Hatta doğru sorulara bile dönerek doğru şıktan emin olun.
· Bu metot başlangıçta size zaman kaybı gibi gelebilir. Belki 20 soruluk bir testi uzun bir sürede çözebilirsiniz. Fakat bu test size, kontrol etmeden çözdüğünüz 100 soruluk bir testten daha büyük fayda sağlar.
· Test çözerken hiçbir zaman şıkların tamamını okumadan cevaplandırmayınız.
· Her testi çözerken saat tutun. Her soruyu kaç dakikada çözdüğünüzün farkında olun. ÖSS’de ayrıca zamanla yarıştığınızı unutmayın.
· Soru çözmede pratiklik kazanmalısınız. Bunun içinde bol bol soru çözmelisiniz.
· Kendinize güvenin. Ancak kendine aşırı güven güvensizlik kadar tehlikelidir.
· Hiçbir zaman nasıl olsa biliyorum, nasıl olsa yaparım diye belli bir konuyu veya soruyu hafife almayın.
· Hızlı okumaya çalışın. Dersi ezberlemeyin. Çalışmalarınızı ve sınav sonuçlarınızı değerlendirin. Acele etmeyin. Konuları sindire sindire öğrenin.
· Planlı ve düzenli çalışma ve istemek başarının tek anahtarıdır.
ÖSS BİLGİ-YOĞUN BİR SINAV DEĞİLDİR
ÖSS değerlendirmesi sonucu size gelecek puan -sınav günü bazı şanssızlıklar yaşamamışsanız- sizin hangi düzeyde olduğunuzu gösterir. ÖSS bilgi-yoğun bir sınav değildir. Sınav akşamı televizyonlara çıkan dersane yöneticileri ve öğretmenlerinin sınavın bilgiyi ölçen bir sınav olduğunu ısrarla söylemeleri gelecek yıl dersanelere ilgiyi artırmaya yönelik bir mesajdır. Sınavın düzeyini en iyi değerlendirecek olanların siz öğrenciler olduğunu unutmayınız.
ÜZÜLMEYİN
Başarı kavramı her öğrenci için değişiktir. Bir öğrenci için barajı aşmış olmak büyük başarı sayılırken, bir başkası için ilk 1000'e girememek başarısızlık sayılabilir. Gelen puanınızı başarısızlık olarak değerlendiriyorsanız, bunu bir üzüntü kaynağı yapmayın. Bu puanı en iyi şekilde değerlendirmeye çalışın.
BARAJI AŞAMAYAN ÖĞRENCİLER
Barajı aşamayan öğrencileri iki grupta değerlendirmek gerekir. Birincisi baraj puanına yakın olup aşamayan öğrenciler. Bu öğrenciler gelecek yıl için biraz daha ciddi hazırlandıklarında barajı geçebileceklerdir. Barajdan çok uzaklarda düşük puan alan öğrenciler sınavda bu duruma neden olan şanssızlıklar yaşamamışlarsa ÖSS için çok fazla ısrarcı olmamalıdırlar. Bu öğrenciler üniversitenin tek seçenek olmadığını bilerek kendilerine başka bir yol çizmeye bir an önce başlamalıdırlar.
AZ PUANLI ÖĞRENCİLER:
Aldığınız puan bu yıl sizi ancak Açıköğretim Bölümlerinden birine yerleştirmeye yetiyorsa, kendi düzeyinizi biliyor ve gelecek yıl da daha fazla bir başarı elde edemeyeceğinizi düşünüyorsanız, zaman kaybetmeden bu yıl Açıköğretim Fakültesine kaydınızı yaptırın. Ciddi bir öğrenci olarak burada öğrenciliği sürdürürün. 3 yıl deneyip, dersanelerde zaman öldürdükten sonra daha iyi olduğunu düşündükleri bölümleri kazanamadıkları için bu kadar yıl kayıpla Açıköğretim'i tercih etmek zorunda kalanlardan daha şanslı olacağınızı düşünün.
ÇOK PUANLI ÖĞRENCİLER
Gençler herşeyin doğrusunu bildiğini düşünür. Biz de gençken doğru olduğunda ısrarlı olduğumuz bazı şeylerin o zaman düşündüğümüz gibi olmadığını daha sonraki yaşlarımızda anladık. Özellikle yüksek puan alan gençlerden bazıları ısrarla bazı bölümlere girmeye çalışırken zaman yitiriyorlar. "Mutlaka Hacettepe Tıp olacak" diye veya "illaki ODTÜ Elektrik-Elektronik Mühendisliği olacak" diye ilk yıl çok yüksek puanla açıkta kalıp ertesi yıl ilk yılda alabildiği puan kadar bile alamayıp hiç istemediği yerlere giren öğrenciler olduğunu unutmayın. Özellikle çok başarılı öğrenciler, ilk yıl aldığınız puanla mutlaka bir yere girin. Bazı üniversite veya bazı bölümler sizde bir takıntı oluşturmasın. Daha çok istediğiniz bölüm için puanınız yetmiyorsa daha az istediğiniz bir bölüme girin, onun için de puanınız yetmiyorsa, mantığınızın uygun göreceği bir bölüme girin. Ve sakın açıkta kalmayın. Yitireceğiniz bir yılın değeri çok daha fazladır. Hiç düşünmediğiniz halde yalnızca puanınız tuttuğu için girdiğiniz bölümü de çok sevebileceğinizi düşünün. Hatta iyi ki böyle olmuş diyebileceğinizi...
PUANINIZ DEĞİL, SIRANIZ ÖNEMLİ
ÖSS sonucu size puan ve sıralama olarak gelecektir. Tercihlerinizi yaparken sakın puanları kullanmayın. Çünkü geçen yılın puanı "elma"ysa bu yılın puanı "armut"tur. Ne demek istendiğini anlamışsınızdır. Elmalarla armutları karşılaştıramazsınız. Puanlar yalnızca bir fikir verir. Doğru olan, tercihleri yaparken "o puan türündeki sıranızı" kullanmanızdır.
TERCİH LİSTESİNDE İLK SIRALAR GÖNLÜNÜZDEKİ YERLER OLSUN
İki yıldır eski yıllara göre daha şanslısınız. Tercihleri yaparken puanları ve sıranızı biliyorsunuz. Bu yıl Orta Öğretim Başarı Puanları da hesaplanmış geleceği için daha da şanslı olacaksınız. Kendi yerinizi ve tercih edeceğiniz bölümlerin geçen yılki yerlerini bilerek tercihleri yapmaya başlayacaksınız. İlk sıralara gönlünüzdeki yerleri yazın. Diyelim siz 5000. sıradasınız ve istediğiniz bölüm geçen yıl 4000. sıradan öğrenci almış. Hiç düşünmeden o bölümü yazın. Geçen yıl 4000. sıradan öğrenci alan bölüm bu yıl 6000. sırada öğrenci alabilir. Bölüm kontenjanındaki değişmeler ve tercih yoğunluğunun değişmesi bölümlerin sıralamadaki yerlerini değiştirebilir. Bir bölümü birinci sırada yazıp veya onuncu sırada yazıp kazanmanın farkı yoktur.
TERCİH LİSTESİNDEKİ ORTA SIRALAR
İlk sıralara gönlünüzdeki yerleri puan kaygısına kapılmadan ancak anlamsız bir abartı içinde bulunmadan yazıp sonraki sıralara ikincil olarak düşündüğünüz bölümleri yazın. Belirli bir meslek dalı düşünüyorsanız değişik üniversitelerin bölümlerini sizin için avantajlı olacak şekilde sıralayın. Bu sıralamayı yaparken geçen yılın sıralamasına göre davranmayın ancak kesinlikle daha yüksek puanla alacağı belli olan bölümü daha düşük puanlı yerden sonra yazarak bir tercihiniz boşa harcamayın.
TERCİH LİSTESİNDE SON SIRALAR
Son sıraları hazırlarken düşünceleriniz çok önemlidir. Eğer mutlaka bu yıl bir bölüme girmek istiyorsanız son tercihleri daha düşük puanlı yerlerden seçmelisiniz. Diyelim 5000. sıradasınız ve son sıralara gelene kadar tercihlerinizi geçen yıl 4000. ile 7000. sıralardan öğrenci alan bölümlerden yaptınız. Ancak bu yıl bu bölümlerin tümünün 5000. sıradan daha iyi öğrencileri alabilme olasılığı olduğunu gözardı etmeyim. Geçen yılın puanları ve sıralamaları bu yıl tamamen aynı olacak değildir. O sayılar size yalnızca fikir versin, kısmen yönlendirsin ama ciddi değişiklikler olabileceğini de asla unutmayın. Mutlaka bir yere girmeyi düşünüyorsanız buna göre daha düşük sıralardan bölümleri tercih edin.
GELECEK YIL YENİDEN SINAVA GİRECEKLER
Barajın altında çok büyük fark olmadan kalmışsanız, veya barajı aşmanıza karşın bir bölüme girecek puanı alamamışsanız bu durumun nedenlerini kendi kafanızda sorgulayın, eksik olanın ne olduğunu bulmaya çalışın ve önümüzdeki bir yılı en iyi değerlendirmeye çalışın.
Barajın altında büyük farkla kalmışşanız ve gelecek yıl da durumun çok farklı olabileceğini sağlayacak gelişmeler olamayacağını düşünüyorsanız üniversite düşüncesini kafanızdan çıkartmaya başlayın ama tamamen çıkarmayın. Yaşamınızın yolunu başka alanlarda çizmeye başlayın. İş bulmaya çalışın. Ertesi yıl mutlaka sınava girin. Bir yıl boyunca hazırlanın. Çok okuyun. Gazete okuyun, roman okuyun, klasikleri okuyun, şiir okuyun. Okumanın sizde yaratacağı değişikliği gözleyin. Dersaneye veya özel derslere gitmemeye çalışın. Çünkü bunlar size çok katkı sağlamayacaktır. Kendiniz çalışarak daha büyük başarılar elde edebilirsiniz.
SON UYARILAR
· Tercih haklarınızın tümünü kullanmaya çalışın.
· Asla tek tercih yapmayın, tek tercih aptalca bir kumardır.
· Bu yıl aldığınız puanla bir yere girmeniz olanaklıysa mutlaka girmeye çalışın.
· Belli üniversite ve bölüm takıntısı içinde olmayın, her üniversite ve bölümün güzel yanları vardır.
· Size gönderilen tercih kılavuzunu çok dikkatli ve gerekirse defalarca okuyun.
· Çevrenizden, basından, internetten gelen önerileri değerlendirin, ancak bunlar size yalnizca fikir versin. Siz kendi düşündüğünüzü yapın. En doğruyu siz bilirsiniz..
· Herşeye karşın bu yıl üniversiteye girememişseniz çoğunluktan biri olduğunuzu düşünün ve çok üzülmeyin.
· Yeniden sınava girecekseniz, dersane ve özel ders içeren hazırlık yöntemleri yerine programlı çalışarak kendiniz hazırlanmaya çalışın. Dersaneye gitmeyin, özel ders almayın.

0 yorum:

 

Zirve100 Toplist
Türkiyenin Tikky Sitesi Türkiyenin Tikky Sitesi